Bodrum’da Doktor, 58 yaşında.
İsyan ettiğimiz, sabrımızın tükendiği, “artık yeter” dediğimiz çok şey oluyor. Ama akışına bırakınca olabileceğini ben bu yaşta gördüm. Şimdiki aklım olsa o kadar sıkmazdım kendimi, o kadar kasmazdım, “olduğu kadar” derdim. Biraz kendime bakmaya, kendi kafamı dinlemeye ve kendi içimden geleni yapmaya çalışırdım. Sürekli zoraki başkalarının düşüncelerini ve başkalarının davranışlarını, yaptıklarını değiştirebilmek için çalıştım, olmadı. Keşke bu kafaya takmamayı yirmi sene önce yapsaydım.
“Şimdiki kafam olsa şöyle yapardım” dediğim çok şey var. Nasıl bir hayat bekliyordum doktor olurken, zengin olmam şart değildi ama standardımı korumak yeterliydi. Ama mesela ne isterdim, geçmişe dönerek kendimi düşünüyorum şu anki isteklerimle kıyaslayarak. Ya, bir kıyı kasabasında, Bodrum olması şart değil, ben Bodrum’dan nefret ediyorum, çok kalabalık, çok kötü bir yer. Yani, küçük bir kıyı kasabasında, şöyle iki dönüm bahçe içinde, bir yer alabilmek – o kadar param olsun – üstüne bir tane tek katlı, iki odalı bir salonlu düz ayak bir evim olsun, hayvanlarım olsun, bir şeyler ekeyim. Daha gençken ama bunlar. Ve zor değil. Şu an aldığımız parayı da harcayacağımız durumumuz olmuyor, geberik vaziyette çalıştığımızdan. Ne oluyor, günlük hayatta çoluğumuza çocuğumuza ona buna harcıyoruz. Ama o tür bir yaşam seçersek, kendi çocuklarını da o tür yönlendirebilirsin. Bugün köye kasabaya yerleşen dünya kadar İstanbul’dan gelmiş sosyetik adamlar var. Paçalarına şalvarlarını giyiyorlar, alıyorlar ellerine, toprak kazıp marul dikiyorlar. Televizyonda İz TV’de belgesellerde seyrediyorum. “Kırsal yaşamlar” diye işte kentten köye göç falan diye. Hepsi bunlar CEO filan yani. Eski Turkcell’in CEO’su mesela, çiftlik kurdu. Yani demek istediğim, o CEO bile ayda bugünün parasıyla 40 bin lira maaş alan adam bile “ben bunu keşke önceden yapsaymışım” diyor. İşte bunu erken yaşta düşünüp, “her şey para” demeden, bulunduğun yerde kendine uygun iş bulabilirsin… Sevgilin ya da eşin olabilir, birlikte bir şeyler yaparsınız. Ya da yalnız yaşarsın. Ama bunları yapmak için illa benim gibi 60 yaşında hala çalışmana gerek yok. Ben şu anda hayatımın en rahat doktorluğunu yapıyorum, açıkçası doktorculuk oynuyorum. Stresim yok, çok rahatım. Cumartesi Pazar’ım, bayram tatillerim, yılbaşım, hepsi boş. Bu yüzden emekli olmuyorum. Yoksa emekli olup ben de Datça’ya falan gidebilirdim yani. İyi düşünün, doğru karar verin. Bizlerin yaşında hala para para para diye koşmayalım. Basit yeterdir, basit en güzeldir. Simple is the best.
Doctor ın Bodrum, at 58 age.
There are a lot of things that make us want to protest and say “enough” or test our patience… But finally at this age, I’ve realised that it can all happen if you just let it go. If I knew then what I know now, I wouldn’t be so hard on myself, I would say “whatever I have is enough.” I would focus more on taking care of myself, relaxing a bit and doing whatever I feel like doing. I’ve constantly tried to forcibly change others’ thoughts, behaviours and actions and it did not work. I wish I didn’t mind it all that much, 20 years ago.
There are lots of things that I would do differently if I knew then what I know now. My expectations when I became a medical doctor, well, I didn’t expect to be rich but keeping my standards would be enough. But what I would’ve wanted, thinking to my past-self comparing that with my current needs – is to be in a small town near the shore, -it doesn’t have to be Bodrum, I hate Bodrum, it’s too crowded, horrible… and to buy – I should be able to make that kind of money – a place with a two-acre garden by the bay. And there I would have a one story house with two rooms, I would have little animals, I would do a little farming… All this whilst young of course. And it is not difficult. Now we can’t even spend the money we earn because work is so exhausting. And then we spend it all on our children and loved ones daily. But if we choose a life that is different, you can guide your children in that path as well. Today there are lots of posh people coming from Istanbul to move to little villages or towns. With shalwar on their ankles, they grab the tools and dig the soil and plant lettuce. I watch it on the TV, on Iz TV’s documentaries. It’s called “Rural Lives,” it is about migration from the city to the village etc… I mean they are CEOs and stuff. Turkcell’s previous CEO for example, got a farm now. What I mean is, even that CEO, even that man who earns 40 thousand liras a month said “I wish I had done this before.” So you should think about this early on and without saying “it all depends on money” you can get a job wherever you are… You might have a lover or a spouse and then you can do something together… Or you can live alone. But to have these, you don’t have to be working like me at the age of 60. Currently I am working in the most comfortable condition, to be honest, it feels like I am playing doctor. I don’t have stress, I get to actually rest during weekends, The New Year’s and holidays… That is why I’m not retiring. If not I would have retired and gone to Datça. Think it through, make a good decision. Don’t keep chasing after money when you are at our age. Simple is enough, simple is the most beautiful. Simple is the best.