PEN merkezleri her ay genç yazarlarımızı dünyaya tanıtıyor.Mart ayı yazıları için sıra PEN Fransız Merkezi’nde…

İlkyaz olarak sitemizin “Yazılar” bölümünde her ay üç genç kalemi tanıştıracağız sizlerle. Bu eserleri İngilizce’nin yanısıra her ay dünyanın farklı yerinde konumlanan bir PEN merkezi o ülkenin diline çevirip üyelerine ve ülkelerine tanıtacak. Bu sayede, edebiyatımız uluslararası alanda yeni okurlar kazanırken, yazarlarımız da dünya edebiyatçılarından oluşan global bir iletişim ağı ile tanışmış olacak.

Aralık ayında bu işbirliğine Norveç PEN merkezi öncülük etmişti. Ocak ayı için aynı rolü PEN Almanya merkezi üstlendi, Şubat’ta işbirliğimiz Belçika/Flemen PEN ile devam etti. Mart ayı yazıları için aynı rolü PEN Fransız Merkezi üstlendi ve bir ay boyunca okurlarına ve üyelerine genç yazarlarımızı Fransızca’da tanıtacak. PEN Fransız Merkezinin değerli üyelerine, yönetim kadrosuna ve çevirmenlerimiz Halil Gediz ve Melis Yakup Aksoy’a titiz çalışmaları için çok teşekkür ediyoruz.

Yazarlarımızın biyografileri ve yazıları ile birlikte Fransızca sergilendiği siteye ulaşmak için buraya tıklayın.

Yazıların üç dilde sitemizde yayınladığı sayfalara aşağıdan ulaşabilirsiniz:

Alican Şahin – En Bilinen Hikayesi / Sadık’s Most Renown Tale/ L’histoire La Plus Connue de Fidèle

S.Emre Özen -Yeni Bir Mevsim Doğar / A New Season is Born / Une Nouvelle Saison est Né

İsmail Palıt – Düşünüş / To Think / Réflexion

İlgili sosyal medya paylaşımları için:

Facebook: PEN Club Française

PEN International

Twitter: PEN Club Française

 

Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı logo6.pngBu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı logo-HD-1024x616.jpg

Bunları da Sevebilirsiniz

Bu denli eski bir eve neden yeni bir yapılandırma kurma gereksinimi duymuşlar? Evi bilen ve ilgi duyan herkes, onu kabul edip sırf varlığı, kendinden bir ayna gibi yansıttığı kültürü için gelmeliydi. Burayı düzenlemek içindeki canlılığı bir ölü zamana, anılara dönüştürmektir. Ve ölü bir zamana dahil olamazsın, tam içinde olsan bile bir seyirci olarak tanıklık edebilirsin …

Share

Düşünce ormanı sıktır, her yere güneş dalı uzanır Bu cangılın ıssız yollarında bile fenersiz yürünür Acaba insan ölünce mi hatırlanır? Yoksa hatırlamak için mi öldürülür? Gün olur koyu mavi bir sis çıkagelir göğün yüzünden Düşünceler yollarını göremez olur. İşte o zaman biz Sis olalım ey düşüncelerim! Milyonlarca damlacığız biz Sis olalım ve kaybedelim bu ormanı …

Share

       Duygularla tanıştığımız yaşlarda genelde lise sıralarına mahkûm edilmiş, farklılıklarından arınıp olmamız gerektiği söylenen insanlara yontuluyoruz. Çoğumuz zorlanıyoruz bunda. Bize yanlışlar öğretilirken beynimiz ve kalbimiz (en azından temsil ettikleri şeyler) sık sık kavgaya tutuşuyor. İlişkiler için genç olduğumuz, hayatımıza giren insanları bundan birkaç yıl sonra hatırlamayacağımız söyleniyor. Ama kalbimiz bir kuşun kanat çırpması gibi bir …

Share
Önceki / Previous Yepyeni Bir Mevsim Doğar / A New Season ıs Born / Une Nouvelle Saıson Est Né
Sonraki / Next March: İlkyaz partners with PEN French Centre To Promote Young Wrıters