İlkyaz ile her ay öncelikli olarak üç genç yazarı tanıtıyoruz sizlere. Bir öykü veya birkaç şiirden oluşacak bu eserleri İlkyaz gönüllüleri olarak İngilizce’ye çeviriyor ve dünya kamuoyuyla tanıştırmak için çabalıyoruz.
Nisan ayı boyunca seçilen yazarları ve yazılarından alıntıları aşağıda bulabilirsiniz!
Seçtiğimiz isimlerin yazılarını her ay dünyanın farklı bir yerinde konumlanan PEN merkezinden biri o ülkenin diline çevirmesini veya okurları ve üyeleri arasında tanıtmasını da amaçlıyoruz.
Aralık ayında bu işbirliğine Norveç PEN merkezi öncülük etmişti. Ocak ayı için aynı rolü PEN Almanya merkezi üstlendi, Şubat’ta işbirliğimiz Belçika/Flemen PEN ile devam etti. Mart ayı yazıları için aynı rolü PEN Fransız Merkezi üstlendi ve bir ay boyunca okurlarına ve üyelerine genç yazarlarımızı Fransızca’da tanıttı. Nisan ayı yazılarını tanıtma görevi ise PEN Güney Afrika’daydı. Mayıs ayı içinse yazarlarımızı İskoçya’da, İskoç PEN tanıtacak! Yazıların İskoçya’da yayımladığı siteye göz atmak için buraya tıklayın. Web sitelerinde ve okurlarına ulaşan güncellemelerde yazılarımızı ve platformumuzu tanıtacak olan İskoç PEN, aynı zamanda senede iki kere yayımladığı PENnings dergisinde de, bu ay yayımlanan yazarlarımıza yer açacak. Derginin son, yani Aralık sayısına buradan göz atabilirsiniz. Bu ortaklaşa çalışma için merkezin yönetici Nik Williams’a ve takımın geri kalanına teşekkürlerimizi iletiyoruz.
Aynı zamanda İlkyaz olarak, yakında başlayacağımız başlayacağımız “Edebiyat +” girişimine ilişkin Türkiye’li ve yabancı sanatçılara çağrımız sürüyor!
Henüz okuma şansı bulamadıysanızNisan ayı yazılarına buradan ulaşabilirsiniz.
Mayıs ayı için seçilen yazarlarımızın eserlerini ise aşağıdaki uzantılardan okuyabilirsiniz.
“15-“ kısmında elimize ulaştıkça yenilenen henüz 15 yaşın altındaki yazarlarımızı, “İnsan Portreleri’nde” Ayhan Erkmen ve Cem Güler’in hikayelerini, “İlkyaz’ılarında” usta yazar Orhan Veli’nin 20’li yaşlarında yazdığı, şiirlerini okumayı ve ünlü Burma’lı yazar, Ma Thida’nın genç yazarlara okuma önerilerine göz atmayı unutmayın!
Sürekli yenilenen blog paylaşımlarımızı, müzik listemizi ve yeni katkıları websitemizin anasayfasından takip edebilirsiniz.
Ahmet Uçar – Rapunzel Öpenler Cemiyeti / Rapunzel Kissers Community
“rapunzeli öptüm ya dünyalar başıma yıkılsın
garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar
diyordu rapunzel
anadilime hiç benzemiyordu saçları
olsa olsa isveçli bu saçlar diyordum
isveçi de dayımın getirdiği çikolatalardan
biliyordum”
Yazar Hakkında: 1989 Kasım’ında Isparta’da dogdu. 2013 yılında lisans, 2015 yılında yuksek lisansını Bilkent Universitesi Kimya Bölümü’nde tamamladı. Doktora eğitimini 2016’dan bu yana İskoçya Edinburgh Üniversitesi’nde Biyomühendislik alanında sürdürmektedir. Öyküleri şimdiye kadar Notos, Kültür Mafyası, De/Da gibi basılı ve online mecralarda yayınlandı. Amatör olarak fotoğraf ve sinema ile ilgilenmekte.
Vedat Fatih Yaman – Ruhların Adresi / The Address of Spirits
“Nazım Bey bir ay önce aramızdan ayrıldı. Cenazesinde pırıl pırıl kıyafetleri ve alınlarını kapatan gözlükleriyle, üzüntü ve bahtsızlıktan ziyade, sona eren bir mevsimin suskunluğunu taşıyan ailesine taziyelerimi bildirdim. Arkadaşımın, masa örtüsüyle beraber toplanmış kapkacak gibi, cılız bir ağacın dibine açılmış dikdörtgen çukura bırakılışını izledim.
“İşte,” dedim, “bütün arzulardan ve inançlardan soyunmuş bir hatıra bekçisi, geçmişin bir kamburu daha toprağa, unutulmaya gidiyor.”
Der demez de ürperdim. Bembeyaz kâğıtlarda bana düşlerini, düşüncelerini, ıstıraplarını yazan bu adamı elyazısıyla değil de yıllardır şahit olmadığım bedeniyle özdeşleştirmek düpedüz ahmaklıktı. Benimle irtibata geçen, Nazım Bey’in şişen dalağı, benekli elleri, uzağı seçemeyen gözleri değil, musikiye, fısıltıyla anlatılan masallara hasret ruhu olmalıydı.”
Yazar Hakkında: 23 Haziran 1995’te Ankara’da doğdum. 16 yaşından beri edebiyatla uğraşıyorum. Fanzinler haricinde, ana akım dergiler arasında Vapur Edebiyat ve Öykü Gazetesi’nde hikayelerim yayınlandı.
Umay Sıla Güzel – Küçük (Kırmızı) Balık / The Little Red Fish
Anlayışa aç düşünüş, davranış ve gürültüler okyanusu, Japon balığı ile köpek balığı arasındaki farktan habersizdi. Yalnız varlığının akmasına engel, hayaller ve yanılgılardan inşa edilmiş karaların ve her yaşantının tanığı göz; gökyüzünün ayırdında olabiliyordu. Dahasına da gerek yoktu. Bu yüzden kendini külden yaratmış küçük balığın bıkkınlığını, başladığı sonsuza düşen yolu hiç bilemedi. Sadece kocaman varlığını akıtmaya devam etti ve zamanın sonunu bekledi. Küçük balığınsa ne o kadar yer kaplayan bir kıçı ne de zamansızlığı bekleyecek sabrı vardı. Küçük balık, alev almış bir düşün külünden sökülüp yüzmeye başlamıştı.
Yazar Hakkında: Tarık Buğra sosyal bilimler lisesi, 10. Sınıf, Akşehir/Konya. Doğum: 2002/Mersin