Uzaklardan gelecek olanlar var.

Yakamozlarda çoğalıp,

Şafaklar sökerken yola çıkanlar var.

Uzak diyarlardan göç edip,

Kilometrelerce yol aşanlar var.

Ellerinde keskin kılıçlar yahut mızraklar ile,

Bizlere doğru ilerleyenler var.

Korkusuzca adım atanlar,

Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayanlar var.

Ellerinde gitar ile polislere yürüyenler var,

Cesaretle bağıranlar da.

Uzaklardan gelecek olan yolcular var,

Dağları aşanlar…

Yüreklerindeki ateşleri birer birer söndürüp,

Yola çıkanlar var.

Yeni doğan güneşin hafif ilkbahar esintisiyle,

Kendilerinde kaybolanlar,

Nemli toprak kokusunu ciğerlerine dolduranlar var.

Var bu evrende insanlar!

Birbirleri için savaşan,

Kan döken insanlar var.

Keskin kılıçlarını kalplerine saplayan insanlar var,

Evlatlarına ekmek götürebilmek için amelelik yapan babalar da.

Çalarak zengin olanlar da,

Her akşam alnının terini ellerinin tersiyle silenler de.

Kötülük var.

Savaş var.

Kendinden aşağıya tükürüp,

Yukarı tüküremeyenler var.

 

 

Bunları da Sevebilirsiniz

Hep ağlarken görüyorum yüzümü Kırık o aynada iki yıldır Beş kalmış yedi yıl uğursuzluğuna Yıkadım yüzümü gene Yirmi kere yaparım en az ayda En olmadı on beş defa Tuzlu suyu bastın mi al yanağa Eskitme olur antika Ah tanrım başka gün duysaydın sesimi Nefesime değmeyecekti sonumun soluğu Genç kadınım yüzümün eti döküm döküm Yakışmıyor ahu gözlerine bahşedilen hüzün …

Share

Üst üste konulan taşlardan, taşların arasına çekilen sıvalardan oluşmuş bir yığın, bir tuğla yığınıyım ben. Her katında farklı bir sırrın yaşadığı bir binanın 3. katındaki bir daireyim. Üst katımdaki evde sevinç var bir haftadır. Aileye yeni katılan bir bebeğin getirdiği sevinç. Yüzlerinde gülücük var tüm ailenin. Ufaklığın ağlama sesi geliyor ara sıra. Hemen ardından tatlı ninni sesleri. Alt …

Share
Önceki / Previous Mutualist Bir İlişki
Sonraki / Next Hacer