Blog
İnsanlık Tragedyası
Ben Eugénie Grandet. Namıdiğer Mösyö Grandet’in kızı. Babamın kendine has gaddarlığını, kurnazlığını, benim ve annemin hayatına çizdiği keskin sınırı bilmeyen yok. En azından bizim burada, Saumur*’da babam huyu suyuyla büyük bir üne sahip. Bu ünden haberiniz olmayabilir, duymamış olabilirsiniz. Ama hiç üzülmeyin, öğrenmek için bir kaynağınız mevcut. Balzac isminde biri büyük bir ustalıkla babamı, …
Yerime Bakan
Bütün bir çölüne ne diye düşürdüğüm renkli cin kederlerim, Sende hep bir tam gökkuşağı gibi duruyor. Bu mağaradan çıkıp şuna sonra diğerine belki berikine, Yolumu buradan uzağa getiren keşiş, Nerede durmak isterim diye sormadı hiç. İnce ve umursamaz sabırlı bileklerime, Keder püsür içinde kanımı kaynatan miras, İstemiyorum. … Yetecek canıma elini …
Yanıtı Olmayan Soru
Genç adam uzun süredir seyre daldığı karanlık sulardan bir başka uçsuz bucaksız derya olan gökyüzüne çevirdi bakışlarını. Bulutlar arasından tek tük ışık noktacıkları halinde görünen yıldızları seyre daldı. Bu kadar yakın görünen yıldızlar nasıl olurdu da ulaşılamayacak kadar uzak olurdu? Halbuki çocukken o, ulaşılamayan gökyüzünün tek sorumlusunu yer çekimi sanmıştı hep. Saçlarını ve yüzünü yalayıp …
Annemin Aynası
Okula gitmeden önce annemin dolabının kapısındaki aynanın karşısında kendime bakıyorum. Annem de birkaç adım arkamda durmuş aynanın içinden bana bakıyor, saçımdaki tel tokayı düzelten parmağıma, sonra formamın eteğini belimde katlayarak kısaltışıma, bacaklarıma ve kalçalarıma. İnsan neden annesinin bakışından korkar, bilmiyorum, ama sırtım ürperiyor. Anne, beni bakılabilir bir şey yapan sensin, gözüme fer veren ve göbek …
Siyah Oda
Gecenin bir vakti açıldı gözleri ve dikildi yukarı doğru, tavana, karanlığa hiçbir şey yoktu karanlıkta ya da karanlık bir şeydi, o şey, hiçbir şey gençleşmiş sakalıyla oynadıktan sonra kapattı gözlerini ve en güzel kızı hayal etti, çok güzel bir kız, gerçek olamayacak kadar güzel; şafağın bir vakti açıldı gözleri ve dikildi yana doğru, yastığa, boşluğa …
Babamın Arabası
Babamın her gece uyumadan önce yatağında uzanıp düşlediği en büyük hayal, kendisine ait bir arabaydı. Bu pek dillendirmediği hayal, belki onun çocukluk hayaliydi belki de gençlik hevesi… Yıllar boyunca çalışıp didinip para kazansa da ev geçindirme mücadelesinden başını hiç kaldıramadığından elinde avucunda araba alabilecek imkan da olmadı. Bu, gözlerinde hep parıl parıl parlayan bir hayal …