Source: Vimeo

At the heart of the Syrian civil war, a group of activists created an underground library in the besieged outskirts of Damascus. After years of blockade, they were forced to leave their city. But they managed to save their videos illustrating a unique experiment of cultural resistance under the bombs.

This film, built between the past and the present, follows the story of three friends who met during the 2011 revolution and never gave up on their cultural resistance and peaceful struggle. Despite ceaseless bombing, they not only saved books from the rubble, but created a secret library, which quickly became a safe haven for peace, freedom and democracy: a special experience that they filmed and documented meticulously.

Separated by war and exile, they are striving to reunite with each other. They reminisce on the past and tell us the extraordinary story of the library, based on dozens of hours of video archives. “A Library Under Bombs” is a story of hope and survival.

Daraya: A Library Under Bombs from Java Films on Vimeo.

Bunları da Sevebilirsiniz

Rilke, ünlü ‘Genç Bir Şaire Mektuplar’ adlı kitabında yer alan bir mektupta, genç şair Kappus’a şöyle diyecektir: “Gecenin en sessiz bir anında kendine şu yalın soruyu sor: ‘Şiir yazmazsam yaşayabilir miyim?’ Bu soruya ‘yaşayamam’ diyorsan, yazmayı sürdür.” Kaynak: Salih Bolat, DUVAR   Hani, Turgut Uyar bir yerde, “büyük şair olmak için büyük yıkılmış olmak gerekmez” …

Share

“KUTSALLIĞIN YİTİRİLDİĞİ İSİMSİZ ÜLKE” “Eskinin çürümesi ile yeninin oluşumu ve yerleşmesi arasındaki zaman aralığı, bir geçiş dönemini oluşturur; bu dönem her zaman kaçınılmaz olarak belirsizliklerle, kafa karışıklıklarıyla, yanılgılarla, çılgın ve ateşli fanatizmlerle yüklü olacaktır.” John Calhoun Post-modern anlayış ya da Post-modern tarz, çok fazlaca tartışılan ve üzerinde mutabık olunamayan bir kavram ve belki de bir …

Share

Manhattan’da buluşmamızdan bir gün önce, bir kadın Haruki Murakami’yi sabahın geç saatlerinde koşmak için geldiği Central Park’ta durdurdu. Ona şunu sordu: “Affedersiniz, siz çok meşhur bir Japon romancı değil misiniz?” Bu soruyu sormanın tuhaf bir yoluydu, yine de Murakami her zamanki ılımlı tavrını korudu: “Ona ‘Hayır,’ dedim, ‘ben yalnızca bir yazarım. Yine de sizinle tanıştığıma çok …

Share
Önceki / Previous Ben Bu Çağda / In Thıs Era, I
Sonraki / Next Jacques Lacan Louevain Konferansı